Nihayet 7 Haziran Genel Seçimleri sona erdi. Halk seçimini yaptı. 13 yıldır iktidar olan AKP'yi koltuktan indirdi.
Peki ne oldu da girdiği her seçimi kazanan AKP bu seçimi kaybetti? Kimseyi yormadan kısa kısa 10 maddede seçim sonuçlarını şöyle özetleyebiliriz.
1) AKP seçim sürecinde Genel Başkan Ahmet Davutoğlu yerine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın söylemlerini kullandı.
2) AKP tabanı "eşbakan" tarzına alışkın bir seçmen kitlesi değilken Erdoğan ve Davutoğlu "eşbaşkan" gibi davranınca seçmen kitlesi tepki gösterdi.
3) AKP ilk defa bir seçime vaadi olmadan girdi. (Başkanlık Sistemini ve DİB Mehmet Görmez'e uçağı saymazsak) Vaadi olmadığı gibi muhalefetin vaadlerini eleştirdi. Bu seçmende "tükenmişlik" olarak algılandı.
4) Bütün muhalefet partileri seçmene iyi ve yeni vaatler sundu. Özelikle CHP'nin asgari ücret ve emekliye ikramiye vaadi bütün seçim sürecini etkiledi. Bu vaadler AKP'nin elini kolunu bağladı.
5) "Tarafsız" olması gereken Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkça halktan AKP'ye oy istedi. Bu talep AKP'ye oy vermiş ama fanatik olmayan seçmeni rahatsız etti.
6) Yolsuzlukların, hırsızlıkların gün yüzüne çıkmasıyla birlikte ortaya attıkları "Paralel yapı" iddiasının üzerinden 1.5 yıl geçmesine rağmen tek bir delil ortaya koyamadılar. Algı operasyonları ve "Paralel" yalanı ile on binlerce insanı mağdur ettiler.
7) Kendi bakanlarını, bürokratlarını ve yandaşlarını korumak için hukuku katlettiler. Türkiye tarihinde ilk kez olan şeylere şahitlik ettik. Hırsızlıkları ve yolsuzlukları soruşturan Polisleri, Savcıları ve Hakimleri "suçlu" ilan edip hukuksuzca hapse attılar.
8) Çözüm süreci denilen süreçte diğer kesimlerin eleştirilerini dikkate almadılar. Seçime çeyrek kala Erdoğan "çözüm masası"nı tekmeledi. Masanın tekmelendiğini gören Kürtler AKP'den uzaklaşıp HDP'ye kaydı.
9) Davutoğlu kendi üslubu yerine Erdoğan'ın ayrıştırıcı, nefret körükleyen, aşağılayıcı ve kibirli üslubunu benimsedi. Davutoğlu iyi bir akademisyen olabilir ama iyi bir hatip ve siyasetçi değil. Dolayısıyla meydanların nabzını tutamadı.
10) Erdoğan'ın "Kürt sorunu yoktur" söylemleri, seçime 2 gün kala HDP Diyarbakır mitinginde patlayan bombalar Kürtleri HDP'ye yöneltti.
Bakalım bundan sonra ne olacak? Uzun zamandır devam eden nefret söylemlerinin yerini barışçı ve demokratik söylemler alabilecek mi?
Bekleyip göreceğiz...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Burada yapılan yorumlar, yorum yapan kişilerin kendi görüşleridir. Sitemiz yapılan yorumlardan sorumlu tutulamaz.