Galatasaray Dergisi’ne röportaj veren Hamzaoğlu, yabancı oyuncu kuralı, transfer politikası, kulübün hedefleri ve futbolcular hakkında açıklamalarda bulundu.
Başarıyı, “kulübü maddi anlamda sıkıntıya düşürmeden ulaşılan şampiyonluk” olarak tanımlayan Hamzaoğlu, mali yapıya uygun transfer yapılması gerektiğin altını çizdi.
Hamzaoğlu, “Yoksa biz kulübü 100 milyon avro borca sokmuşuz, şampiyon olmuşsak bu benim için başarı değildir. Ben kulübümün maddi anlamda sıkıntıya girmeden yaptığı transferle şampiyonluk yaşamışsam, başarıyı yakalamışımdır ama bu duruma doğru ya da yanlış demiyorum. Bu sadece bir tercihtir” ifadelerini kullandı.
“Yıldız transfere” nasıl baktığı sorulan Hamzaoğlu, “Bizim yıldızlarımız var. Benim için takım olgusu çok önemli. Transfer yapacaksak, bize uyum sağlayabilecek, takıma değer katacak oyuncular olmalı. Bulabilirsek, takıma katarız yoksa yolumuza devam ederiz. Önemli olan takım olgusunu kaybetmeden, seviyeyi artırmak” değerlendirmesinde bulundu.
Hamzaoğlu, “Gelecek sezondan 14 yabancı hakkı tanınacak. Türk futbolunu nasıl bir gelecek bekliyor?” sorusuna ise “14 yabancı hakkı güzel ama nasıl değerlendirdiğinize bağlı. Yine umarsızca para harcayıp, oynatamayacağınız oyuncular alır ve o oyunculara garanti para verirseniz bu sonunuz da olabilir” yanıtını verdi.
Takımların, akıllı hareket etmeleri halinde ise yabancı oyuncu statüsünü avantaja dönüştürebileceğine işaret eden genç teknik adam, “İhtiyacınız kadar yabancı alıp ve doğru oyuncuları transfer ederseniz, bu elinizi güçlendirir. Şu anki durumda, elinizde iyi yabancılar olabiliyor ama yabancı sınırlamasından dolayı oynatamıyorsunuz” diye yorum yaptı.
“Fenerbahçe yabancı oyuncu sorunu yaşadı”
Hamzaoğlu, şampiyonluğa ulaştıkları bu sezonda kadroyu oturttuktan sonra yabancı oyuncu sorunu yaşamadıklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Çünkü kadroyu zorlayacak bir yabancı oyuncumuz yoktu. Rakiplerimizden
Fenerbahçe ise bu noktada sorun yaşadı. En azından benim gözlemim öyle. Orada
Webo, Kuyt, Emenike ve Diego arasında bir rotasyon sağlanması gerekti. Hepsi
beraber oynarsa takıma katkı verebilirlerdi ama sınırlamadan dolayı rotasyona
gitmek zorunda kaldılar. Yani yabancı sayısı iyi kurgulanması gereken bir durum.
Maddi ve teknik anlamda sıkıntı doğurabilir. Avantajı ve dezavantajı birlikte
değerlendirildiğinde 11 yabancı futbolcu ile de oynayabilmelisiniz. Türk futbolu
açısından doğru kullanıldığı takdirde fayda verecektir.”
Yeni yabancı futbolcu statüsünden kaliteli Türk futbolcuların etkilenmeyeceğini vurgulayan Hamzaoğlu, “Potansiyellerini ortaya koyacaklardır. ‘Ben yerliyim, benim yerime yabancı oynayamaz, ben her zaman formayı giyerim’ mantığına yer kalmayacak. İyiyseniz, o sahada olacaksınız, kötüyseniz olmayacaksınız. Bir örnek vermem gerekirse, ben ne kadar yabancı alırsam alayım, Selçuk İnan böyle oynadığı sürece sahada olacaktır” ifadelerini kullandı.
“Bruma’nın eksiklerinin farkındayım”
Hamzaoğlu, Galatasaray’a büyük beklentilerle transfer edilen Portekizli 20 yaşındaki Bruma’nın, yaratıcı bir futbolcu olmakla birlikte eksik yanlarının bulunduğuna değindi. Bruma’nın zamana ihtiyacı olduğunu belirten Hamzaoğlu,”Tercih yanlışları var. Pas atması gereken yerde dripling yapıyor, şut çekmesi gereken yerde pas veriyor. Ancak ona o zamanı tanımak zorundayım. Çünkü, bu kulübün bir değeri. Belli bir yatırım yapılmış ve bu yatırımın karşılığını verebilecek potansiyele sahip” değerlendirmesinde bulundu. Hamzaoğlu, takımın başına gelmesiyle birlikte çıkışa geçen Yasin Öztekin’in kaliteli bir futbolcu olduğunu vurguladı.
Sneijder’in “Mourinho” benzetmesi
Hamzaoğlu, Hollandalı yıldız futbolcu Sneijder’in, kendisini dünyaca
ünlü teknik direktör Mourinho’ya benzetmesiyle ilgili de şunları söyledi:
“Mourinho kadar başarılı olacağımı düşünüyor belki. Kendi bildiğim
doğrularımla, içimden geldiği gibi davranıyorum ve o şekilde çalışıyorum. Bu
tavrım kime benzer, bilemem. Mourinho da olabilir, başkası da olabilir. Şunu
söylemeliyim, birçok hocadan çok şey aldım ama asla onlar gibi olmaya
çalışmadım.”
Sezonun son bölümündeki Emre Çolak ve Burak Yılmaz’ın oyundan çıkarken
gösterdiği tepkilerin hatırlatılması üzerine ise Hamzaoğlu, “Bu tür şeyler benim
için hiç önemli değil. Oyuncuyu anlamak lazım. Oyuncu her zaman sahada kalmak
ister ve suçu kendinde aramaz. Ben de çok sevdiğim hocama, beni oyundan aldığı
için tepki gösterdim. Saygısızlık değil bu, o anda sahada kalma isteği. Ben
oyuncularımı biliyorum. Niyetleri kötü olsa, bırakın sahayı, takımda tutmam”
değerlendirmesini yaptı.
Şampiyonlar Ligi’nde kademeli başarı
Hamzaoğlu, Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu hedefine ulaşmak için aşama
aşama ilerlemeleri gerektiğini söyledi. Önümüzdeki sezon gruptan çıkıp, son 16 turunu da geçmeye çalışacaklarına dikkati çeken Hamzaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu bir basamaktır bizim için. Kadromuzu koruduğumuzda, önümüzdeki
sezon lig şampiyonluğu için büyük bir avantajımız olduğunu düşünüyorum. Yine
şampiyon olduğumuzu düşünürsek, Şampiyonlar Ligi’nde önceki başarının üstüne
çıkmayı hedefleyeceğiz. İki ya da üç yıl sonunda o hedefe ulaşmayı planlıyoruz.
Birden değil, yavaş yavaş ilerlersek hedeflerimize daha kolay ulaşabiliriz”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Burada yapılan yorumlar, yorum yapan kişilerin kendi görüşleridir. Sitemiz yapılan yorumlardan sorumlu tutulamaz.