TÜRK Silahlı Kuvvetleri (TSK), Türkiye sınırları dışındaki tek Türk toprağı olan Suriye içindeki Süleyman Şah Saygı Karakolu ve Türbesi’ne bu sabaha karşı 50 tankla“yıldırım operasyonu” gerçekleştirdi.
Operasyonda 8 aydır karakolda görev yapan “Bordo Bereli” olarak bilinen 44 Özel Kuvvet askeri Türkiye’ye getirildi. Ancak bir asker operasyon sırasında meydana gelen kazada şehit düştü.
TÜRBEDEKİ SANDUKALAR TÜRKİYE’YE GETİRİLDİ, TÜRBE İMHA EDİLDİ
Özel Kuvvetler bölgeyi terk etmeden önce, türbedeki 3 sandukayı da beraberinde Türkiye’ye getirdi.
Türbe ve karakolun IŞİD’in eline geçmemesi için imha edildiği bildirildi. Türbenin bir başka yere kaydırılacağı ifade edildi.
SABAHA KARŞI BAŞLADI
Yıldırım operasyonu sabaha karşı sonuçlandı. Şanlıurfa 20. Zırhlı Tugay’a bağlı 50 M-60 A3 tipi tank sınırın birkaç noktasından Suriye topraklarına girdi. Aynı anda olası çatışmalarda tankları korumak üzere özel kuvvet birlikleri de tanklarla birlikte hareket etti. Hava Kuvvetleri’ne bağlı F-16 uçakları da savaş yükleriyle sınırda devriye uçuşuna başladı. Süper Kobra helikopterleri de her an uçmaya hazır şekilde sınır boyuna konuşlandırıldı. Tankların ileri harekatı devam ederken Süleyman Şah Karakolu’nda Bordo Bereliler de son hazırlıklarını yaptı. IŞİD’e karşı savaşan koalisyon güçlerine de harekat başlarken haber verildi. Havadan komuta kontrol uçakları AWACS’lar da bölgede yerden atılacak füze ve diğer hava unsurlarını takip etmek için devriye uçuşlarına başladı.
HAREKAT MERKEZİNE CANLI GÖRÜNTÜ
Operasyonun son detayları 20 Şubat Cuma günü Başbakanlık Resmi Konutu’nda, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar ve Genelkurmay’ın ilgili J başkanlarının katıldığı toplantıda değerlendirildi. Yapılacak operasyonla ilgili Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a da bilgi verildi. Genelkurmay Karargahı’nın stratejik tüm birimleri gece boyu teyakkuzda bekledi. Harekat alanının üzerinde uçurulan insansız hava araçları operasyonu görüntülü olarak Ankara’da Genelkurmay Savaş Harekat Merkezi’ne yansıttı.
SINIR DIŞINDAKİ TEK TOPRAĞIMIZ
Suriye’nin Halep kenti sınırları içerisindeki Karakozak köyünde bulunan, Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin dedesi Süleyman Şah’ın türbesi, Türkiye’nin kendi sınırları dışında sahip olduğu tek toprak parçası olma özelliği taşıyor.
TÜRK TOPRAĞI OLARAK KABUL EDİLİŞİ
Fransa ile Türkiye arasında 1921 yılında yapılan Ankara Antlaşması
uyarınca Suriye içerisindeki bu bölge Türk toprağı olarak kabul edildi, Süleyman
Şah Türbesi’nde Türk askerlerinin nöbet tutmasına karar verildi.
Suriye hükümeti, Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği Tabka Barajı’nın 1973′te su toplamaya başlamasıyla Caber Kalesi’nin tamamen baraj suları altında kalacağını ileri sürerek, Türk hükümetinden türbenin yerinin değiştirilmesini veya Türkiye’ye naklini talep etmişti.
Görüşmeler sonucunda türbe, müştemilatıyla birlikte Halep-Hasseki yolu
üzerindeki Karakozak köyü yakınındaki yeni yerine nakledildi.
Suriye tarafı, 1995′ten itibaren bu kez de Fırat Nehri’nin daha üst kotlarında inşasına başladığı Teşrin Barajı nedeniyle Karakozak bölgesindeki türbenin bölge dışında başka bir mevkiye ya da Türkiye’ye taşınması hususunu yeniden gündeme getirdi. Bunun üzerine, Türkiye ile Suriye arasında yapılan görüşmeler sonucunda, türbenin mevcut yerinin baraj gölünün olumsuz etkilerinden korunmasını teminen tahkim edilmesine karar verildi.
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce, 22 Ocak 2003 tarihinde Ankara‘da imzalanan “Süleyman Şah Türbesi Tahkimat Projesinin Uygulanmasına İlişkin Ana Tutanak” uyarınca çalışmalara başlanırken, türbenin yerinde kalması ve Teşrin Barajı sularından etkilenmemesi için çevresindeki duvarların altına 11,5 metre boylarında 880 fore kazık ve geçirimsiz tabaka koyuldu.
Türbenin çevresine beton duvar örülerek taşlarla kaplandı ve 2 bayrak direği dikildi. Mevcut karakol binası yıkılarak ihtiyaçlara cevap verecek modern bir karakol binası yapıldı.
Orman Genel Müdürlüğünce Türkiye’den yollanan ağaçlar ve hazır çimlerle çevre düzenlemesi yapıldı.
Karakoldan çıkan atık suların Fırat nehrini kirletmemesi için arıtma sistemi yapıldı ve ayrıca türbe bahçesine yapılan mini pompa istasyonuyla baraj gölünden santrifüj pompa vasıtasıyla su çekildi.
Çekilen bu suyla hem bahçenin otomatik sulanması sağlanırken, hem de türbe bölgesinde Türk askerinin içme ve kullanma suyu karşılandı.
Yapılan tahkimat sayesinde türbe bölgesi, Teşrin Barajı’ndaki su hareketlerinden kurtulurken, herhangi bir problemle karşılaşmasının önüne geçildi.
Saygı Karakolu
Türbenin muhafazasını sağlamakla görevli olan Jandarma İhtiram Kıtası’nın ikameti için 30 Mayıs 1938 tarihinde modern bir karakol yaptırıldı.
1949′da Caber Kalesi Jandarma Karakolu’nda bir astsubay, bir onbaşı ve sekiz er, türbeyi koruyordu.
Türkiye ile Suriye heyetleri arasında 1956 yılında Halep’te yapılan üst seviyede bir toplantıda düzenlenen tutanak uyarınca türbe için gönderilecek ihtiram kıtasının her ay değiştirilmesi kabul edilmişti.
ERDOĞAN OPERASYON SİNYALİNİ VERMİŞTİ
“Bu topraklarda yapılacak bir saldırı aynen Türkiye’ye yapılmış bir
saldırıdır”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı döneminde, 25 Mart 2014 tarihinde, Suriye sınırı içinde yer alan Türkiye’nin toprak parçası Süleyman Şah Türbesi’ne karşı bir saldırı olması halinde gereği neyse onun yapılacağını belirtti.
Erdoğan, “Süleyman Şah Türbesi’ne karşı gerçekten böyle bir yanlışlık olacak olursa tabii ki gereği neyse orada o yapılacaktır. Bu topraklar bizim topraklarımızdır, yaklaşık 10 dönüm gibi bir arazidir, bu topraklar uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınmış topraklarımızdır. Bu topraklarda yapılacak bir saldırı aynen Türkiye’ye yapılmış bir saldırıdır” ifadesini kullandı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ise Dışişleri Bakanlığı sırasında, 14 Mart
2014′te, Süleyman Şah Türbesi’nin bulunduğu toprakların uluslararası hukuk
gereğince Türk toprağı olduğunu ve Türkiye’nin buranın güvenliği için her türlü
tedbiri aldığını kaydetti.
Genelkurmay Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada da Türk Silahlı
Kuvvetlerinin, Süleyman Şah Saygı Karakolu hariç, Suriye topraklarında herhangi
bir birliğinin bulunmadığı bildirilmişti.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise “Özel kuvvetlerle orası güçlendirilmiş durumda. Biz, her türlü tedbiri aldık. Türk Silahlı Kuvvetleri teyakkuz halindedir” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Süleyman Şah Saygı Karakolu da tezkerede
Irak ve Suriye’deki terörist örgütlerden Türkiye’ye yönelebilecek saldırıların bertaraf edilmesini öngören bir yıl süreyle geçerli olacak Başbakanlık Tezkeresi, 2 Ekim 2014′te TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek aynı gün Resmi Gazete’de yayımlandı.
“Türk Silahlı Kuvvetlerinin Gerektiği Takdirde Sınır Ötesi Harekat ve
Müdahalede Bulunmak Üzere Yabancı Ülkelere Gönderilmesi ve Aynı Amaçlara Yönelik
Olmak Üzere Yabancı Silahlı Kuvvetlerin Türkiye’de Bulunması, Bu Kuvvetlerin
Hükümetin Belirleyeceği Esaslara Göre Kullanılması ile Risk ve Tehditlerin
Giderilmesi İçin Her Türlü Tedbirin Alınması ve Bunlara İmkan Sağlayacak
Düzenlemelerin Hükümet Tarafından Belirlenecek Esaslara Göre Yapılması İçin
Anayasanın 92′nci Maddesi Uyarınca Hükümete Bir Yıl Süreyle İzin Verilmesine Dair
Karar”da “Öte yandan uluslararası hukuk uyarınca Türk toprağı kabul edilen
Süleyman Şah Saygı Karakolu’na dönük güvenlik riski de artmıştır” ifadesi yer
alıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Burada yapılan yorumlar, yorum yapan kişilerin kendi görüşleridir. Sitemiz yapılan yorumlardan sorumlu tutulamaz.