Türk İşadamına İnterpol Zulmü!

Mısır’da gerçekleşen yönetim değişikliği sonrası 4 yıl önce İspanya’da gözaltına alınan ve halen tutuksuz yargılanan Türk işadamı Ali Evsen, ilk kez Ülke TV’de yayınlanan Yörünge Programına konuştu.

''ALEYHİMDE HİÇBİR MAHKEME KARARI OLMADIĞI HALDE, INTERPOLTARAFINDAN YARGISIZ İNFAZA UĞRADIM!''

Aleyhinde herhangi bir mahkeme kararı olmadığı halde, Mısır’daki bir polis biriminin müracaatı üzerine, adı İnterpol’ün kırmızı bültenle arananlar listesine konulan ve halen İspanya’nın başkenti Madrid’de yaşayan uluslararası Türk işadamı Ali Evsen, hakkındaki iddialarla ilgili olarak ilk kez Seyfullah Türksoy’a konuştu ve İnterpol’ü yargısız infaz yaparak hukuku çiğnemekle suçladı.

Mısır içişleri Bakanlığı’nın ve Başsavcılığının kendisiyle ilgili herhangi bir soruşturma dosyasının açılmadığını teyit ettiğini belirterek,  ‘’Mevcut Mısır Devlet yetkililerinin hakkımda herhangi bir soruşturma veya mahkeme kararı olmadığını açıklamasına rağmen, Interpol sahte belgelerle ve abuk subuk iddialarla özgürlüğümü kısıtlamış ve maddi-manevi büyük zarara uğramama sebep olmuştur. İddiaların hiçbir gerçekliği yoktur ’’ dedi.

Azerbaycan, Rusya, Balkanlar ve Ortadoğu’daki ticari ve ekonomik faaliyetleriyle tanınan Adanalı işadamı Ali Evsen, Ortadoğu’da yaşanan olaylar sonrasında kurunun yanında yaşında yandığını, aralarında kendisin de olduğu pek çok işadamının mağdur olduğunu söyledi.

İNTERPOLÜ MAHKEMEYE VERDİK

Ali Bey hakkınızdaki kararın sebebi neydi?

- Her şeyden evvel inançlı insanlar, başlarına gelenlerle üzüntüden çok düşünceye girerler ve şükrederler. Demek ki benim için hayırlısı buymuş derler. Ben de öyle diyorum.  ”Senin için hayırlı olduğunu düşündüğün şey belki senin zararınadır. Senin zararına olduğunu düşündüğün şey de belki  senin hayrınadır “ inancına ve düşüncesine sahip bir insan olarak, bunda da bir hayır vardır diye düşünüyoruz. 

Mısır mahkemelerinin demiyorum aslında mahkeme olayı yok, sadece bir polis departmanının tavsiyesi ile adımı İnterpol’e kırmızı bültenle arananlar listesine koydular. 

O günkü hâkimiyet, daha önceki hâkimiyet tarafından çalışmış iş adamlarının listesini istemiş. Ya da bunların dışarıda olanlarını yakalattırın getirin demiş. Biz müracaat ettik İnterpol’e. Dedik ki: ”Sizin kanunlarınıza göre, sizin kendi kurallarınıza göre, benim adımı koymanız için bazı sebeplerin  olması gerekir. Bu yok. Üstüne üstelik o zamanki Mısır hâkimiyetini yani bu İnterpol’e adımızı koyan kurumu mahkemeye verdik. İki seneden fazla zamandır mahkeme devam ediyor. Sürekli erteliyorlar.''

MISIR İÇİŞLERİ BAKANLIĞI VE BAŞSACVILIK BİZİ DOĞRULADI

Bu dönem içerisinde Mısır İçişleri Bakanlığından bir yazı aldık. Mahkeme, İçişleri Bakanlığı’na ve Başsavcılığa benimle ilgili herhangi bir şey var mı yok mu diye bir yazı verdi. İçişleri Bakanlığı da bize bir yazı verdi. Dediler ki: “Ali Evsen adına herhangi bir, ne açılmış ne de devam eden bir dosya yoktur. Ne aranalar ne de suçlular arasındadır. ''

ASILSIZ İDDİA VE İFTİRAYA UĞRADIM

Ali Bey iddia nedir? Kısaca özetleyebilir misiniz?

- Bunların iddiası şu: Daha önceki Cumhurbaşkanı (Hüsnü Mübarek) ile ilişkin var ve bu ilişkinin neticesinde sen Mısır’dan büyük bir para çıkarmışsın ya da Mısır’ın parası sende gibi abuk subuk şeyler.

MISIR’IN EKONOMİK BARIŞA İHTİYACI VAR

Çok açık ve net bir çağrıda bulunuyorsunuz. Mısır’ın bunca yıllık devlet geleneği var, bunca istihbarat kurumları var, iddialarını haklı çıkaracak bir sebep göstersinler diyorsunuz.

- Ülkede iş adamlarına ihtiyaç var. Yatırımcıya ihtiyaç var. Bu yatırımcı yatırım yaptığı zaman para koymuyor sadece, hem iş yerleri açıyor, hem know how fikirlerini getiriyor. Artık bir barış zamanı, artık bu gibi şeylerden kurtulma zamanı.

Sizin Mısır’da bir yatırımınız oldu mu? Bir iş ilişkiniz oldu mu o dönemde? Sizin pek çok yerde yatırımlarınız var?

- Evet, benim bütün ülkelerde yatırımlarım var. Benim Suudi Arabistan’da yatırımım var, Dubai’de yatırımım var, Azerbaycan ‘da var, Fransa’da var, Almanya’da var. Her yerde yatırımım var. Ben bir iş adamıyım. Avrupa’dan Çin’e, Çin’den Ortadoğu’ya her yerde yatırımım var.

BİZİ MAĞDUR EDENLER, BİZDEN RÜŞVET İSTEDİLER

Size de o dönemde teklifler geldi mi. Biz sizi kurtaralım ama şunu şunu yaparsanız diye.

- Tabii çok abuk subuk teklifler geldi. Heyetler gönderdiler. Bizden heyetler istediler. Akla hayale gelmeyecek teklifler geldi.

MISIR İLE TÜRKİYE BİR ELMANIN İKİ YARISIDIR

Bu haklarınızı ve uğradığınız bu haksızlığı uluslararası mahkemelerde dile getirdiniz mi? Bu konuda çalışmalarınız var mı?

- Hayır gitmedim. Bütün ortaklarımız Mısır aleyhine mahkemelere gittiler. Ama ben gitmedim. Gitmememin iki sebebi vardı. Bir tanesi Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün söylediği bir söz vardı. Mısır’la Türkiye bir elmanın iki yarısı gibidir. O dönemde böyle bir karar aldım ben. Onlara karşı gitmedim. Ama ileride ne olur onu bilemem.

İSPANYA ZİYARETİ SIRASINDA SN. ERDOĞAN’LA GÖRÜŞTÜM

Ali bey sizin de yaşadığınız birkaç yıldır devam eden ve işlerinizin de kötüye gitmesine yol açan haksızlık karşısında, bizim devlet adamlarımızın, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin haberi oldu mu? Onlara iletme imkânı oldu mu? Eğer olduysa yaklaşımları nasıl oldu?

- Tabi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakan olduğu dönemde İspanya’ya ziyaretinde beni kabul etti. Çok güzel bir görüşmemiz oldu. Çok ağır, çok çalışkan bir yapıya sahip. Sağ olsunlar ne yapabiliriz, ne yapalım diye kendileri teklif ettiler. Biz istemedik. Çünkü yapılan bir yanlışlık vardı, hata vardı ortada. Bu hatayı da bir devlet yüksek kurumu değil de zaten yapanlar gittiler. Onun için böyle bir talepte bulunmadım ben.

MAĞDURİYETİMİN GİDERİLMESİNİ TALEP EDİYORUM

Peki, bu haksızlığın sona ermesi için Şu an mevcut Mısır yönetimi ile Mısırlı yetkililerle kontağınız, ilişkiniz devam ediyor mu?

- . Biz hukuk açısından bu yapılanların bir haksızlık olduğunu, olmaması gerektiğini, bir yanlış olduğunu bildirdik. Mahkeme de devam ediyor hala, bitmedi. Onun için siyasileştirmekten uzak olduk. O olayı orada çözmeye çalışırız, mücadelesini veririz, pozitif bakarız. Negatif düşünceli değiliz biz. Pozitif olarak çözmeye çalışırız. Fedakârlıksa fedakârlık yapmaya hazır olduğumuzu gösteririz. Çözümün pozitif olmasına çalışırız ve sonunda da böyle olur. Sonunda her iki tarafı memnun edecek mutlaka bir yol vardır. Ona göre diğer ülkelerle aldığımız tecrübe bu yönde. Biz hiç kimse ile özelikle devletlerle davaya çıkmamışız. Bizim gücümüz yetmez ki onlara. Karşımızda devlet var. Biz kimiz onların karşısında. Biz sadece bir kurumun, bir yetkilinin kime iyi görünmek için yaptığı yanlıştan bahsediyoruz.

Kaynak : Haber7